“Bilgi enerjidir, akışkandır ve değişkendir. Hiç bir zaman belli bir konuda tüm bilgiye vakıf olmanın imkânı yoktur çünkü her gün bilgi değişmektedir. Bilgi, aynı enerji gibi yoktan var olmaz ve yok olmaz. Sadece yeni bilgi eskisinin yerini aldığında onu gereksiz hale getirir.”
Diye sözlerine başlayan Eddi Anter sözlerine devam ediyor:
“Bilgi sahibi olmak eğitim veya tecrübeyle olur. İlk başta aile ile başlar, okulda öğretimle devam eder, hayata atıldıktan sonra bireysel çabayla gelişir. Genel anlamda baktığımda bildiğimi bildiğim belli konular var. Bildiğim konularla kısıtlı kaldığım takdirde ya o konularda ustalaşırım ya da sürekli bildiğim şeyleri tekrar edip yerimde sayarım. En çok sözünü ettiğim, konuştuklarımın neredeyse tamamını kapsayan yerdir. Burası benim ön bahçemdir, evimin girişidir.
Bildiğimi bilmediğim konular da var. Bu konular hakkında ne kadar bilgiye vakıf olduğum bilinçaltımda gizli. Bilgiler benden bağımsız olarak açığa çıktığında, hareketi yapan veya sözü söyleyen ben olmama rağmen durum karşısında çoğu zaman ağzım açık kalır. İnancıma göre bilinçaltında tüm yaşanmışlıklara ve bilgiye vakıfım ancak anımsamıyorum. Yani ben Çince ve Rusçayı biliyor fakat bu lisanları hatırlamıyorum. Öğrenmek denilen eğitim süreciyse sadece hatırlamak üzerine kurulu. Aslında hiçbir şeyi öğrenmiyoruz sadece anımsıyoruz. Her an her şeyin aniden tezahür edebileceği bu alan benim gizli çatı aram ya da karanlık bodrum katım olsa gerek.
Üçüncü bir husus bilmediğimi bildiğim konular. Mesela tıp, fizik ya da kimya ile ilgili pek bilgim yok çünkü ilgimi çekmiyor. O yüzden bilmediğimi biliyorum ve bununla ilgili bir şey de yapmıyorum. Burası genelde gizlediğim veya ortaya çıkarmakta tereddüt ettiğim yer. Eksiklik, yetersizlik veya cahillik içerdiğinden arka bahçem ya da gizli kuyumdur burası.
En son olarak bilmediğimi bilmediklerim kaldı. Şüphesiz en zayıf, en bilinmeyen karanlık yan bu. Hem her şey olabilir, hem de hiç bir şey çünkü bilinmezin en gizemli tarafı burası. Bilmediğimi bilmediğim durumlar genelde önceden hiç düşünülmemiş, görülmemiş, deneyimlenmemiş olanlar. Bir şeyle ilk defa karşılaşmak durumunda gösterilen tepkiler ağzı açık kalmak, şaşırmak, anlamlandıramamak gibi. Burası evimin bahçesinde kazılı duran bilinmeyen bir hazineyi, aniden çıkacak yabani ot ya da çiçekleri, belki de toprağın altından geçen gizli ve gizemli bir doğal kaynağı temsil eder.
Yaşamın güzel tarafı ilk başta karşımdaki kişinin ne kadar bildiğini hiç bilmediğimdir.
Belli bir konuda ne kadar bilgiye sahip olduğumu tam olarak bilmediğim için genelde sohbetlerde baştan söz almayanlardanım. Önce herkesin konuşmasını bekler, söylenenleri dinler, söylenmeyenlere dikkat ederim. Sonunda kimin ne bildiği konusunda bir karara varırım. O zaman ben de kendimdekileri ortaya koyarım ve konuşma zamanım gelir. İlk konuşan veya çok konuşan her zaman bildiğini bildiği konularda tekrar adımlar atmaya devam eder, yeni bir şeyler öğrenmez.
Amaç ne kadar bildiğini söylemek veya göstermek değil, bilmediğini bilmediğin konularla karşılaşmaya hazır olup taze ve yeni bilgiyi almaktır.
O yüzden, “Çok konuşma boş, boş konuşma çok.”
Maksat kafandaki düşünceleri değiştirmek. Düşünceler değişince ruh hali de değişiyor. Haliyle farkındalık artıyor başarı ve performans oranı da yükseliyor.” diyen Eddi Anter’in bu konuda kullandığı birebir kişisel yönetici danışmanlığı programı var.
Kişisel Yönetici Danışmanlığı, standart hazırlanmış, kalabalık guruplar için sunulan etkisi kısa süren kişisel eğitimlerinden öte kişiye özel bir değişim ve dönüşüm hizmetidir. “Vaktim yok, sabrım yok, ihtiyacım yok” zihniyetindeki yöneticiler için ideal bir programdır. Şahsi ihtiyaçları tespit ederek çözüm üretmek, sonuç odaklı kalıcı çareler bulmak bu danışmanlık hizmetinin başarı sırrıdır.
EDDİ ANTER’E ULAŞMAK İÇİN
Linkedin profili: https://www.linkedin.com/in/eddi-anter-mba-ms-b3736512/
Websitesi: https://eddianter.com/
Facebook : https://www.facebook.com/EddiAnter
Instagram: https://www.instagram.com/eddianterofficial/
Email: eddi@vesteks.com
YÖNETİCİ DANIŞMANI, YAZAR, PSİKOLOG EDDİ ANTER KİMDİR?
1961 yılında İstanbul’da doğan Eddi Anter ilk, orta ve lise eğitimini Nişantaşı Işık Lisesinde aldıktan sonra yükseköğrenimine yurt dışında devam etti. İngiltere’de Brighton Polytechnic’te İşletme bölümünü bitirdi. Amerika’da University of Miami’de Uluslararası Pazarlama yüksek lisansını tamamladıktan sonra Nova Southeastern University’de Klinik Psikoloji dalında yüksek lisansını aldı.
Farkındalık Hapı ve İş’te Farkındalık adları altında Kişisel Dönüşüm ve Kurumsal Eğitimler veren Eddi Anter bireysel danışmanlık hizmeti de sunmaktadır.
Çalıştığı firmalarda üst düzey yöneticilerle birebir çalışmalar yapmaktadır. Kişisel Yönetici Danışmanlığı, standart hazırlanmış, kalabalık guruplar için sunulan etkisi kısa süren kişisel eğitimlerinden öte kişiye özel bir değişim ve dönüşüm hizmetidir. “Vaktim yok, sabrım yok, ihtiyacım yok” zihniyetindeki yöneticiler için ideal bir programdır. Şahsi ihtiyaçları tespit ederek çözüm üretmek, sonuç odaklı kalıcı çareler bulmak bu danışmanlık hizmetinin başarı sırrıdır.
Klinik Psikoloji yüksek lisansı olan, bireysel seanslar yanında kurumsal eğitimler veren, yönetici danışmanlık hizmetleri sunan, yirmi yıllık yazardır.
Kişisel gelişim temalı, felsefe, psikoloji ve tasavvuf içerikli 10 tane romanı bulunmaktadır.
2006 yılında yayımlanan “Lilly – Ben Bir Arap Yahudisi’yim” adlı ilk romanı aylarca En Çok Satanlar Listesinde yer aldı. 2007 yılında çıkan “Kumbara” adlı ikinci ve 2009 yılında çıkan “İkilem” adlı romanları da uzun bir süre En Çok Satanlar Listesinde kaldı.“İnkâr” isimli eser 2011 senesinde, “Kabile” adlı romanı 2014 yılında ve “Ben Benim” adlı kitabıysa 2015’te okuyuculara sunuldu. 2016 yılında yayımlanan “Kesmeşeker” romanını 2017 yılında çıkan “Vakitsiz Kaybedenler” izledi. “Karanlıkta Yürüyen Yabancı” romanı 2019 yılında okuyucuyla buluştu. 2021 yılında El Ele adlı romanı okuyuculara sunuldu. Tüm kitaplar halen Longseller* olarak raflarda yerini korumaktadır.
www.eddianter.com
eddi@vesteks.com
*Longseller: Sürekli satan eserler.